120 yılda 1,2 derece arttı.
Son 50 senede omurgalı türlerin %68'i azaldı.
Salgın hastalıklar 3 kat arttı.
*Sayıları WWF Türkiye'den aldım.
Daha önce küresel ısınma ve iklim değişikliğinin ne demek olduğunu konuşmuştuk.
Hatırlayalım; iklim değişikliğine neden olan sera etkisinin tabakasının yani sera gazlarının en fazlası ve en yüksek etkisi olan karbondioksit, metan ve diazotmonoksite neler neden olur?
Karbondioksit
Fosil yakıtlar
Metan
Doğal gaz
Endüstriyel hayvancılık (büyükbaş hayvanların çıkardığı gazlar)
Oksijensiz ortamda kalan çürüme (çöp)
Diazotmonoksit
Sentetik gübreler
*Görseli Doğruluk Payı'ndan aldım.
Ülkemizde sera gazı emisyonu yani karbon salımının en yüksek payı enerji sektörüne ait. Tüm enerji kaynaklarımızın fosil yakıtlara bağlı olması nedeniyle, bu durum şaşırtıcı değil.
Fosil yakıtlar. Evlerimizde ve endüstride kullandığımız fosil yakıtlar, benzinli bireysel araçlar, hava yolu ulaşımı, petrokimya türevi plastikler ve bunların hayatımızın her yerinde olması. Örneğin doğal gaz, fosil yakıt ve yerin altından çıkarılıyor, çıkarılırken enerji tüketiliyoruz, doğal gaz işlenirken enerji tüketiyoruz, doğal gazın dağıtımı esnasında enerji tüketiyoruz, evimize ulaşması için enerji tüketiyoruz. Doğal gazın sadece evimizi ısıtmadığını, endüstride ne kadar çok kullandığımızı da unutmamız gerekiyor. Yani satın aldığımız, sahip olduğumuz, üretilmesine neden olduğumuz mamul ya da yarı mamul üretiminde.
Oksijensiz ortamdaki çürüme. Vahşi depolama alanlarındaki plastik poşetlerdeki ve üst üste gıda atıkları yüksek miktarda metan salımına neden olur. Gıda atıkları bir devlet olsaydı, tüm sera gazı salımının neden olan 3. ülke olurdu. Kompost yapmanın önemi burada da çıkıyor.
Endüstriyel hayvancılık. Büyük baş hayvancılığın çıktılarından birisi olan hayvandan çıkan sera gazı yani metan, sera gazının önemli bir parçası. 100 gram protein için kullanılan sığır eti, 105 kg sera gazına neden oluyor. Endüstriyel hayvancılık ülkemizin toplam sera gazı emisyonunun %5,7'sini oluşturuyor. Bu sera gazı yüzdesinin bir kısmı hayvanlarının çıkardığı gazlardan, bir kısmı ise hayvanların beslenmesi için yapılan endüstriyel tarımdan. Tarım alanlarının %83’ü endüstriyel hayvancılık için kullanılıyor.
Ülkemiz için konuşursak hayvan yemi ve dahi hayvan eti ithal olduğu için karbon salımı daha da artıyor.
Endüstriyel tarım. Tarım için tablo bu kadar korkunç olmamakla birlikte masum olduğunu söyleyemeyiz, tohumdan vazgeçildiği andan itibaren kullanılan hibrit tohum, bu tohumla üretim yapabilmek için kullanılan tarım zehirleri, fosil yakıtlar, seracılık, derken başka bir sera gazı ile karşılaşıyoruz. Sentetik gübrelerden açığa çıkan diazotmonoksiti de unutmayalım.
En iyisi endüstriyel hayvancılık ve tarım yerine yerel ve küçük üreticinin sağlıklı, yeterli, nitelikli gıdası ile beslenmek. Ekolojik gıda sadece bizim sağlığımız için değil; gezegenimizin sağlığı için de önemli.
Aşırı ve bilinçsiz tüketim. Temelde en doğal, en masum ürün dahi olsa fazlasına, ihtiyacımızdan fazlasına sahip olmanın karbon ayak izimize nede kadar etkili olduğu belli. Örneğin tek kullanımlıkları ham madde ve yan etkileri kenara koyalım; yaşadığımız yere çok uzakta fosil yakıtlar tüketilerek üretiliyor, fosil yakıtlar tüketerek bize ulaşıyor ve tek kullanımlık oldukları için birkaç dakika kullanıp atıyoruz, bizden sonra ister geri dönüşüm tesisine, ister geri kazanım tesisine, ister çöplüğe gitsin fosil yakıtlar tüketerek gidiyor. Tek kullanımlıklardan, sadece yolda harcadığı karbon salımını düşündüğümüzde bile vazgeçmemiz gerekiyor.
Üzerinden geçmemiz gerekirse iklim değişikliğinin nedenleri:
Fosil yakıtlar (doğal gaz, kömür, petrol)
Sanayileşme
Ormansızlaşma
Yanlış tarım ve hayvancılık politika ve uygulamaları
Aşırı ve bilinçsiz tüketim
İklim değişikliğiyle mücadele etmek bizim elimizde, kendi dünyamızı değiştirirsek iklim değişikliğini durdurabiliriz.
Sevgiler,
Utku
Comments